MÜŞTEREK MAHREM

KÜRATÖR:ASLI SEVEN

Sanat Konuşmaları: Kadir Kayserilioğlu & Aslı Seven
18.09.2019

Bilsart, 3 Eylül – 28 Eylül tarihleri arasında, küratörlüğünü Aslı Seven’in üstlendiği “Müşterek Mahrem” isimli sergiye ev sahipliği yapıyor.

Müşterek Mahrem, toplumsal ve kişisel birer ritüel olarak yemek hazırlama ve tüketme pratiklerine bakan, aynı zamanda yüz ve arayüz kavramları etrafında hem bir toplumsal müzakere aracı, hem de bir oyun alanı olarak yalan, makyaj ve maske kullanımlarına dokunan iki video yapıtı bir araya getiriyor.

Antropolog Michael Taussig’e göre neyi bilmemek, söylememek ve görmemek gerektiğinin bilgisi, en güçlü toplumsal bilgidir. Toplumsal iktidarı yeniden üreten veya ona çelme takan taktikleri ve davranışları birbirimize çeşitli yüzler, yüzeyler ve arayüzler aracılığıyla iletiriz – dil, tören, sanat – ki bunların toplamı örttükleri ve ölçülü bir dengede ele verdikleri toplumsal sırrın derinliklerine yaslanır. Yalan ve gerçek birbirlerinin zıttı değil, tamamlayıcısıdır.

Toplumsal tarihin herhangi bir anında konuşulabilir ve görünür olanın müzakeresi ve bu sınırların ihlal edilme koşulları ancak bir oyun alanında mümkündür. Kurmaca, yalan ve oyunbazlık, kendini gösterme teknikleri ve risk hesapları bu iki videoda birer plastik malzeme olarak belirir: gerçeği yeniden tanımlamak, söylenemez olanı dillendirmek, öznelliğin performansına alan açmak bu alanda,

“-mis gibi yapma”nın kipinde, görünmezlik taktikleriyle mümkündür.

Sohbet ve söyleşi metodlarına yaslanan, ve bu anlamda belgesel, kurmaca ve performans arasındaki geçişken sınırda konumlanan iki yapıtta bir araya gelmenin, toplanmanın törensel çerçevesini – ve çizik atılmayı bekleyen yüzeyini – yemek ve sofra ritüelleri belirlerken, siyasi ve toplumsal beyanatlar ın oluşturduğu bir arka fon bir an için göze ilişir.

KADİR KAYSERİLİOĞLU

ARKADAŞLARLA BİR AKŞAM YEMEĞİ

18 Eylül – 28 Eylül, 2019

Kadir Kayserilioğlu’nun “Arkadaşlarla Bir Akşam Yemeği” videosu katılımcı bir performansın belgesi niteliği taşıyor. Sanatçının önceden belirlemiş olduğu basit bir protokole göre hareket eden, daha önceden birbirini tanımayan dört kişinin bir sofra ritüeli etrafındaki jestlerini ve sohbetlerini izliyoruz. Bir noktaya dek işlerin az çok “normal” akışına göre ilerlediği görüntülere ufak, beklenmedik tuhaflıklar sızmaya başlıyor ve seyretmekte olduğumuz toplasmanın niteliğinden şüphe etmemize sebep veren, neye tanık olduğumuzdan tam olarak emin olamadığımız, gerilimli bir seyre dalıyoruz.

Maskeden öncesi ve maskeden sonrası olarak ikiye ayrılan kurgu, kısmen paganizme, kısmen Diyonizyak bir şenliğe, biraz da tekinsiz bir aşırılığa doğru coşkuyla ilerlerken neyin söylenebilir, deneyimlenebilir ve görülebilir olduğunu belirleyen toplumsal düzlemde bir yırtık oluşturuyor. Gerçek ve oyun, belge ve kurgu, temsiliyetin yüzeyleri, sahneleme ve hayatın kendisi arasındaki geçişleri oyun alanına çeviren bir ritüele tanık oluyoruz.

Videonun kurgusunda, mutfak ve yemek sofrası birer oyun ve gösterim alanıysa, beklenenin aksine balkon ve balkon konuşması bir sahne arkası niteliği taşıyor: Burada yer alan mahrem paylaşım – bir rüya paylaşımı – sansürün içselleştirilmesi üzerinden kamusal alanın bugün vardığı hali bir arzu ve tabu ilişkisi üzerinden ele alıyor. Benzer şekilde, masa örtüsünün kolektif bir resim üretimine zemin oluşturduğu anlarda ölümlülük ve ölümsüzlük etrafında dönen derin, kişisel sohbet bir yandan dönemin siyasi beka ve biat (devamlılık ve itaat) tartışmalarına gönderme yapıyor, diğer yandan bu kamusal söylemin dışında bir söylemin olasılığını açıyor. Oral dürtüler etrafında bir araya gelen yemek ve sohbet aracılığıyla, dilin tahakkümünü dönüştüren şölen ve kendinden geçiş halleri, mevcut politik ve sembolik düzen dışında yeni bir alan üretmeye çalışıyor.

KADİR KAYSERİLİOĞLU hakkında:

1987 İstanbul doğumlu Kadir Kayserilioğlu, Yeditepe Üniversitesi Grafik Tasarım bölümünde lisans ve Plastik Sanatlar bölümünde yüksek lisansını “Erken Modern Çağ ve Avangart Sanatta Akılcılık Eleştirileri” adlı teziyle tamamlamıştır. 2017’den bu yana yurt içi ve yurt dışında çeşitli karma sergilere katılmış olan sanatçı bugün Marmara Üniversitesi’nde sanatta yeterlilik programında eğitimine devam etmekte, çağdaş sanat üzerine araştırmalar yapıp projeler üretmektedir.

İşlerinin temelinde katılımcılık ve toplayıcılık yöntemlerini esas alan sanatçı farklı disiplinlerde işler üretmiş, son yıllarda ise video ve katılımcı sanat alanlarına yoğunlaşmıştır. Sanatçı işlerini üretirken bir takım oyun ve doğaçlama süreçleri oluşturarak, bu süreçlerden elde ettiği sonuçları güncel politik dinamikler açısından değerlendirmeye özen gösterir. Ele aldığı konular genellikle gerçeklik, toplumsal cinsiyet, kimlik ve popülizm etrafında dönerken, bu konuları irdeleme biçimleri kimi zaman geçmiş ile bugün arasında bir köprü kurar nitelikte mitolojik, çoğu zaman ise kasıtlı olarak absürt bir üslup taşır. Yapıtları son yıllarda Bozlu Art Project, sub (Çanakkale), Marmara Pera Oteli, santralistanbul ve Bina’da sergilenen Kayserilioğlu aynı zamanda Space Debris’de Poltergeist sergisinin küratörlüğünü üstlenmiştir. 2019’da Mamut Art Project’e ve Akbank Günümüz Sanatçıları sergisine katılmıştır.